BAŞARININ SIRRI NE?
Thomas Reis neleri doğru yapıyor? Bu başarının arkasında şans mı var yoksa bir plan mı? Şu anki başarılı gidişatta hocanın doğru yaptığı birçok şey var. Bunların en başında kendisine inanan bir takım oluşturması. Oyuncular onun forma adaletine inanmış ve hoca takımı bir bütün haline getirmeyi başarmış. Böyle olunca da oyuna sonradan giren herkes skora katkıda bulundu ve takımın mücadelesini yukarıya taşıdı. Bunun kanıtı olarak direkt son 4 maçı ele alabiliriz. Takım son 4 maçta geriden gelerek puan ya da puanlar aldı ve bunu ligin en iyi takımlarına karşı başardı. Tabi ki bu takım olgusunun yanına Reis’in taktik dehası da eklenince başarı kaçınılmaz oldu .Ayrıca taraftara bunların yanında takımın zevk veren diğer bir tarafı ise 90 dakika boyunca dinamikliğini sürdürmesi.
Bu sezon oynadığı 10 maçın neredeyse hepsinde de çok iyi tempoyla ve inanılmaz bir mücadeleyle taraftarına zevk verdi. Bu dinamiklik tabi ki iç saha maçlarında taraftarı da ateşlediği için oyuncuların da yorulmasına fırsat vermeyen bir atmosfer oluştu ve efsane Samsun deplasmanı gerçeğiyle Süper Lig bir kez daha karşı karşıya kalmış oldu. Ayrıca hocanın maç sonu açıklamaları da herkes tarafından dikkatlice takip ediliyor. Hoca şu an lig de çok iyi bir konumda bulunmamıza rağmen hala hedefin kümede kalmak olduğunu dile getiriyor. Hoca bu açıklamalarla oyuncuların üzerinde bir baskı oluşmasını ve takımda oluşabilecek rehaveti engellemeye çalışıyor. Bakalım hocamız hedeflediği puana ulaşınca bu sefer gözünü hangi hedefe dikecek? Çünkü taraftarlar Avrupa hayali kurmaya şimdiden başladı bile.
AVRUPA HAYALİ GERÇEKLEŞİR Mİ?
Lige başlarken herkesin bu takımdan istediği sadece bir şey vardı. O da kümede kalmaktı. Transfer yasağının bulunması, takımdan bazı oyuncuların ayrılması ve geçen sezonun kahramanı Markus Gisdol’un takımdan ayrılması koca bir camiayı derin düşüncelere daldırdı. Fakat sezon başlayınca bu kara bulutlar camianın üzerinden yavaş yavaş dağılmaya başladı ve taraftarlar bir gerçeğin farkına vardı. Thomas Reis’in hazırladığı ve daha ilk maçtan dikkatleri üzerine çekmeyi başarabilen mükemmel bir Samsunspor vardı sahalarda. Taraftar ilk 11’ine inanmaya başladı. Artık akıllarda farklı bir soru vardı. Herhangi bir sakatlık durumunda ya da bir oyuncu cezalı duruma düştüğünde takım nasıl reaksiyon verecekti? Zira çoğu taraftar yedek kulübesinin yetersiz olduğunu düşünüyordu. Bugün ki geldiğimiz duruma bakarsak ise Kasımpaşa maçında neredeyse bu ön yargının da kırıldığını görüyoruz.
Satka, Bennacer ve Muja’nın eksikliği maç öncesinde kaygılara sebep olmuştu fakat ilk 11’de yer alan ve sonradan giren herkes mükemmel bir performans ortaya koyarak galibiyeti almasını bildi. Artık herkes şuna inanmaya başladı. Reis kadroyu nasıl oluştursa oluştursun, bunun bir önemi yok. Kimse kolay kolay Samsunspor’dan puan alamayacak. Camia bir gerçekle daha karşılaştı. Uzak gelen Avrupa hayalleri hiç de uzak değil. Antalya maçı özelinde ise Galatasaray deplasmanı öncesi kritik bir maç olacak. Taraftarlarımızın gözü ise kart sınırında bulunan 4 önemli futbolcumuzda (Bola, Drongelen, Ntcham, Bennacer) olacak. Maç tahminime gelecek olursak ise Antalya’nın en önemli defans oyuncusunun yokluğu ve ligde en çok gol yiyen 2. Takım olması bence galibiyete yakın tarafın biz olduğunu düşündürtüyor. Ne olursa olsun 3 puanı hanemize yazarak zorlu Galatasaray deplasmanına odaklanacağımızı düşünüyor
